21 Aralık 2009 Pazartesi

Ece ile Keçe'nin çizerinden


Ödüllü çizer Dağıstan Çetinkaya'nın üç yıldır çizdiği Ece ile Keçe karakteri çizgi roman oldu. Çetinkaya, Ece ile Keçe'yi, kendi çocuklarına bakarak çizdiğini anlatıyor.

Ece ile Keçe'yi çizerken çocuklarımdan esinlendim


Kübra sönmezışık'ın haberi

Türkiye'nin sayılı illustrasyoncuları arasında yer alan Dağıstan Çetinkaya ödüllü bir çizer. Son üç yıldır çizdiği çocuk çizgiroman karakteri olan Ece ile Keçe en sevimli çizimlerinden. Çetinkaya, konuya çocuk çizgiromancılığını anlatan bir cümle ile giriş yapıyor: 'Türkiye'deki çizgi romanların yanın ortamları çocuk dergileri. O yüzden benim ortaya çıkardığım çizgi romanlar çocuk dergilerinde hayat buldu.'diyor. Daha önceden de Böcekhistan, Kelile ve Dimle, Nurcan gibi karakterleri çizen Çetinkaya, Ece ile Keçe'nin onlardan farkını şöyle anlatıyor: 'Çizgiromanlar, aylık yayınlanır ve bu yüzden başlayıp biten öyküler içerir. Fakat Ece ile Keçe, haftalık bir dergide yayınlandığı için 'devamı haftaya' öyküleri yazabiliyorum. Böylelikle içinde hem macera hemde mizah olmuş oluyor.'diyor.

ÇİZİMLERİMDE ÖĞÜT VERMİYORUM

Türk aile yapısını gözönüne alarak çizdiğini söyleyen Çetinkaya, Ece ile Keçe karakterini de kendi çocuklarından esinlenerek oluşturduğunu söylüyor ve ekliyor: 'Toplum olarak koruyucu bir aile yapımız var. Abi ya da abla diğer ufak olan kardeşini korur. Ece ile Keçe de burada bir denge unsuru oluşturuyor. Türk aile yapısından yola çıkarak bu karakterleri oluşturdum.' Çetinkaya bu iki karakterin özellikleri üzerinde de şöyle duruyor: 'Sınırları zorlayan yaramaz bir kardeş, onu uyaran, tolere eden bir abla var.' Kendisinin üç oğlu olduğunu söyleyen çizer, karakterlerden büyük olanını neden kız seçtiğini ise şöyle anlatıyor: 'Kızlar daha koruyucu bir kimlik üstlendikleri için Ece karakterini abla olarak konumlandırdım.' Çizer, bu çizgiromanları hazırlarken çocukların öğütlerden hoşlanmadığını belirterek, çizimlerinde böyle bir amaç gütmediğini söylüyor ve 'Çocuklara doğru ve yanlış çelişkisini mizahi bir dille ortaya koyduğunuzda neyin doğru, neyin yanlış olduğunu zaten onlar ayırabiliyor.'diyor. Çetinkaya, yapmaya çalıştığı şeyi ise şöyle özetliyor: 'İnsanın doğasında olan şeylerin, fıtratını bozmaması gerektiğine vurgu yapmaya çalışıyorum. Fıtrat olarak yanlış yapmaya müsaitiz. Ama en önemlisinin doğruyu bulabilmemiz olduğunu anlatmaya çalışıyorum.'

ÇOCUKLARA ÇİZMEK DAHA ZOR

Bugüne kadar yurt dışı kaynaklı çizgiromanların tercüme edilerek geldiğini, çocukların 'Bugs Bunny' kültürüyle büyüdüğünü belirten Çetinkaya, kendi kültürümüze ait çizgiromanların yapılmamasını şöyle eleştiriyor : 'Nasrettin Hoca ve Keloğla'nın bırakın çizgi filmini yapmayı, daha çizgiromanını yapamamışız. Eğer biz bu tarz örnekleri çoğaltabilirsek bu animasyon, çizgi filme bir altyapı oluşturacaktır.' Kendi yaptığı çizgiromanların bu alanda önayak olacağını vurgulayan Dağıstan Çetinkaya, Ece ile Keçe'yi kendi aile yapımızı, örf ve adetlerimizi, kırmızı çizgilerimizi içeren bir çizgiroman olarak anlatıyor . Ece ile Keçen'in animasyonunu yapmayı da istediğini söyleyen çizer, animasyon çalışmasının ekiple olabileceğini bu yüzden bu projenin uzun zaman alacağını belirtiyor.

Gazetenin yorum sayfasına gündem siyasetini çizen Dağıstan Çetinkaya, çocuklara mı yoksa yetişkinlere mi çizmenin, onu daha çok tatmin ettiği sorusuna şu cevabı veriyor: 'Birbirinden farklı alanlar olduğu için bu çeşitlilik bana zenginlik katıyor. Çocuklara çizmek biraz daha hassasiyet ve sorumluluk gerektiriyor. Bir o kadar da zevkli bir alan; çünkü çocukların yetişkinler gibi önyargıları yok. Daha saf dünyaları olduğu için onların doğru yakalayabileceği bir takım kıstasları gözönüne almak gerekiyor.' diyor.


yazının orjinali burada.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts with Thumbnails